Sitemize hoşgeldiniz!
Teknolojik gelişmeler, tarım sektöründe verimliliğin artırılmasına yönelik pek çok yeni olanak sunuyor. Bu olanaklar arasında en çok dikkat çekenlerden biri ise, günümüzde giderek popüler hale gelen dikey tarım uygulamaları.
Coğrafi özellikler, iklim koşulları ve toprak yapısı gibi etmenlerden daha az etkilenecek bir tarımsal üretim yöntemi olarak öne çıkan dikey tarım, tarımsal üretimin dikey doğrultuda yerleştirilmiş katmanlar üzerinde yapılması olarak tanımlanabilir. Bu katmanlar, dikey doğrultuda yerleştirilmelerine olanak tanıyan herhangi bir alanda oluşturulabilir; örneğin, bir binanın dış cephesi üzerinde sıralanabilir veya bir depo içindeki borulara yerleştirilebilir. Birim alandan maksimum ürün elde etmeyi amaçlayan dikey tarım, ekilebilir alan gereksinimini büyük ölçüde azaltır.
Dikey tarım ve kontrollü çevre
Günümüzde pek çok farklı dikey tarım uygulamasından bahsetmek mümkün. Her ne kadar dikey uzantılı borular içerisine toprak doldurularak yapılan üretim örnekleri mevcut olsa da dikey tarım çok büyük oranda topraksız olarak yapılır. Topraksız tarım için yetiştirme ortamının kontrollü olması doğal bir gereksinimdir; bu sebeple dikey çiftlikler genellikle kontrollü çevre tarımı (CEA) uygulamaları ile hayata geçirilir. CEA, yetiştirilen bitki için en uygun yetiştirme koşullarını yaratmak üzere kontrollü bir ortam sağlanması prensibine dayanır. Bitkinin en yüksek verimi alacağı optimum ortamı sağlamaya yönelik koşullar oluşturulması amaçlanır. Dikey çiftliklerin büyük çoğunluğunda CEA uygulanarak, su, nem, sıcaklık, ışık gibi bitki gelişimini etkileyebilecek tüm çevresel faktörleri kontrol altında tutulur. Bu dikey çiftliklerde, gelişkin aydınlatma ve havalandırma sistemleri sayesinde bitki için ideal iklim yaratılır, yani hava durumu ve iklim koşullarının üretim faaliyetleri üzerindeki etkisi en aza indirgenir.
Dikey tarım sistemleri
Dikey çiftliklerde en yaygın kullanılan sistemler suda bitki yetiştirme sistemleri yani hidroponik sistemlerdir. Hidroponik dikey çiftliklerde içinde çeşitli element, mineral ve besinlerin olduğu bir sıvı, dikey uzantılı borular aracılığıyla sirküle edilir ve bitkiler, kökleri bu sıvının içinde yerleştirilmiş olarak sıralanır. Kökleri desteklemek amacıyla kum, çakıl taşı, talaş gibi malzemeler de kullanılabilir.
Hidroponik tarım üretimini su ürünleri yetiştiriciliği ile bir araya getiren çiftlikler de mevcuttur. Akuaponik çiftlikler olarak adlandırılan bu çiftliklerde doğadaki döngünün taklit edilmesi amaçlanır: Su tankları içinde balık beslenir ve tanklardaki su tarımsal üretim faaliyetinin başat öğesi olarak kullanılır. Sucul organizmaların içinde bulunduğu su besin açısından son derece zengin olduğundan, bitki yetiştirmede besleyici işlevi görür. Su, bitkiyle buluşmadan önce genellikle bir biyolojik filtreden geçirilerek besleyici işlevi artırılır. Bitkilere ulaşan su, bitki tarafından emildikten sonra bir geri dönüşüm mekanizması ile tanka geri verilir. Böylece döngü sağlanmış olur. Sistem içinde balık tanklarının bulunmasının ısı yalıtımı ve enerji tasarrufu açısından da verimliliği artırdığı söylenebilir.
Dikey tarımda kullanılabilecek bir diğer yöntem ise aeroponik sistemlerdir. Henüz kısıtlı sayıda çiftlikte kullanılan bu sistemler, besinleri ortam havasına katarak bitki yetiştirmeyi amaçlar. Aeroponik sistemlerde üretim, su gibi sıvı veya toprak gibi katı bir ortama ihtiyaç duyulmadan, bitki köklerinin bulunduğu katmanlara zengin besin içerikli sıvı çözeltinin pompalanması yoluyla sağlanır. Aeroponik sistemle çalışan dikey çiftliklerde fazla sulamadan kaynaklı sorunlar da yaşanmaz, çünkü sıvı fazlası yer çekimi sayesinde aşağı doğru süzülür.
Tarımın geleceği, geleceğin tarımı
Dikey tarım, geleneksel tarım yöntemlerini geride bırakabilecek kadar verimlilik ve sürdürebilirlik vaat eden bir yaklaşım olarak her geçen gün daha çok dikkat çekiyor. Hangi sistemle kurulmuş olursa olsun, dikey çiftlikler, su ve gübre gibi kaynakların verimli kullanılması açısından büyük avantajlar sağlıyor; ekim alanı gerektirmediği için kent merkezlerine yakın yerlerde kurulabiliyor ve ürünlerin kentlere ulaştırılması sürecinde karbon ayak izini azaltabiliyor. Ayrıca topraksız tarım olanağı sunması sebebiyle haşere sorununu en aza indirgiyor. Akıllı tarım uygulamalarıyla entegre çalışabilmesi sayesinde minimum fireyle hasat yapılmasına imkan veriyor.
Tüm bu avantajları düşünüldüğünde dikey çiftliklerin gelecekte kendilerine daha fazla yer bulacağını söylemek mümkün.
Blog Yazısına Yorum Yapın
Yorumunuzu Yazın